Ortodonti, çene ve yüz bölgesindeki bozuklukların tanısı, önlenmesi ve tedavisi ile ilgilenen diş hekimliği bölümüdür
Ortodonti, diş ve çene uyumsuzluklarını teşhis eden, önleyen ve düzelten diş hekimliğinin uzmanlık alanıdır. Dişlerin düzgün hizalanması yalnızca estetik açıdan değil, ağız fonksiyonları, genel diş sağlığı ve hatta yaşam kalitesi açısından da büyük önem taşır. Çarpık dişler veya yanlış kapanış, çiğneme ve konuşma güçlüklerine, ağız hijyenini sağlamada zorluklara yol açabilir; zamanla çürük, diş eti hastalıkları ve çene problemlerinin riskini artırabilir. Ortodontik tedavi, dişleri doğru pozisyonlarına yönlendirerek bu sorunları çözmeyi amaçlar ve çeşitli yöntemlerle uygulanabilir.
Ortodontide en sık kullanılan araçlar braketler (tel sistemleri) ve şeffaf plaklardır. Geleneksel braketler, dişlere yapıştırılan küçük metal veya seramik parçalar ile bunları birbirine bağlayan tellerden oluşur. Ortodontist, belirli aralıklarla telleri ayarlayarak dişlerin yavaş ve kontrollü bir şekilde hareket etmesini sağlar. Şeffaf plaklar ise kişiye özel üretilen, çıkarılabilir ve neredeyse görünmez plaklardır. Her iki sistem de, dişlerdeki hafif çapraşıklıklardan karmaşık kapanış sorunlarına kadar geniş bir yelpazede ortodontik problemlerin düzeltilmesini sağlar. Ayrıca bazı durumlarda, diş genişleticiler, pekiştirme apareyleri ve diğer yardımcı araçlar kullanılarak hareketin stabil ve kalıcı olması sağlanır.
Ortodontik tedavi, detaylı bir değerlendirme ile başlar. Ortodontist, dişleri, çeneyi ve yüz yapısını inceler; röntgenler, fotoğraflar ve dijital taramalar yardımıyla dişlerin ve çenenin durumu tespit edilir. Bu değerlendirme, maloklüzyon türünü, çapraşıklık veya boşluk derecesini ve kapanış sorunlarını belirler. Elde edilen bilgilerle hastaya özel bir tedavi planı hazırlanır; hangi apareylerin kullanılacağı, tedavi süresi ve beklenen sonuçlar planlanır.
Tedavi süreci genellikle dişlerin yavaş ve kontrollü şekilde hareket ettirilmesini içerir. Braketler veya şeffaf plaklar dişlere nazik bir basınç uygular ve istenen hizalanmayı sağlar. Tedavi boyunca hastalar, ilerlemeyi takip etmek ve gerekli ayarlamaları yaptırmak için düzenli olarak ortodontiste kontrol ziyaretleri yapar. Tedavi süresi, vakaya göre değişir; hafif düzeltmeler birkaç ayda tamamlanırken, daha kapsamlı diş hizalamaları 1–2 yıl sürebilir. Bu süreçte ağız hijyenine özen göstermek, diş ve diş eti sağlığının korunması açısından son derece önemlidir.
Ortodontinin temel hedeflerinden biri dengeli kapanış (doğru oklüzyon) sağlamaktır. Dengeli bir kapanış, çiğneme verimliliğini artırır, çene eklemine binen stresi azaltır ve dişlerin normal olmayan aşınmasını önler. Düzgün hizalanmış dişler ayrıca ağız hijyenini kolaylaştırır ve çürük ile diş eti hastalıkları riskini azaltır. Fonksiyonel faydaların yanı sıra ortodontik tedavi, gülüşün estetiğini de büyük ölçüde iyileştirir; hem çocuklar hem de yetişkinler için özgüveni ve özsaygıyı artırır.
Ortodontik tedavi, her yaş grubundan hastaya uygulanabilir. Tedavi genellikle çocukluk veya ergenlik döneminde, çene gelişimini desteklemek için başlasa da yetişkinler de modern ortodontik çözümlerden faydalanabilir. Teknolojideki gelişmeler, şeffaf plaklar ve daha kısa tedavi protokolleri sayesinde tedaviyi daha erişilebilir, gizli ve konforlu hale getirmiştir.
Aktif tedavi tamamlandıktan sonra pekiştirme dönemi başlar. Bu dönemde dişlerin eski konumuna dönmesini önlemek için sabit veya çıkarılabilir pekiştirme apareyleri kullanılır. Düzenli kontrol ziyaretleri ile ortodontist, kapanışı izler ve gerekirse küçük düzeltmeler yapar.
Özetle, ortodonti sadece dişleri düzeltmekten ibaret değildir. Fonksiyon, ağız sağlığı ve estetiği bir arada ele alan kapsamlı bir yaklaşımdır. Braketler, şeffaf plaklar ve diğer modern apareyler sayesinde, hastalar dengeli kapanışa, sağlıklı dişlere ve kalıcı estetik gülüşe kavuşur.
Sonuç: Düzgün hizalanmış, fonksiyonel ve estetik bir gülüş; ağız sağlığını iyileştirir, özgüveni artırır ve yaşam kalitesini yükseltir.
Diş hekimi, çene yapınızı, diş diziliminizi ve kapanış bozukluklarını değerlendirir. Gerekirse panoramik röntgen ve ağız içi ölçüler alınır.
Elde edilen veriler ışığında, size özel bir ortodontik tedavi planı hazırlanır. Sabit (braket) veya hareketli (şeffaf plak) sistemlerden hangisinin uygun olduğuna karar verilir.
Ortodontik tedaviye başlamadan önce ağız sağlığını hazırlamak için profesyonel diş temizliği yapılabilir, çürük dişler doldurulabilir veya gerekirse bazı dişler çekilebilir.
Braketler dişlere yapıştırılır veya şeffaf plaklar takılır. İlk takıldığında hafif baskı hissedilmesi normaldir.
Her 4–6 haftada bir yapılan kontrollerde dişlerin hareketi değerlendirilir ve gerekli ayarlamalar yapılır. Şeffaf plak tedavilerinde de plak değişim süreci takip edilir.
Dişler istenilen hizaya geldikten sonra braketler çıkarılır veya son plak kullanılır. Ardından, dişlerin yeni konumunu korumak için pekiştirme (retainer) aşamasına geçilir.
Düzgün hizalanmış dişler, hem gülüş estetiğini artırır hem de kişinin özgüvenini yükseltir.
Çapraşık veya üst üste binmiş dişlerin temizliği zordur. Ortodontik tedavi sayesinde ağız hijyeni kolaylaşır ve çürük/diş eti hastalığı riski azalır.
Dişlerin doğru konumlanması, konuşma bozukluklarını azaltabilir ve çiğneme fonksiyonunu iyileştirir.
Dişlerin doğru hizalanması, normal dışı aşınmayı azaltır ve mineyi korur.
Ortodontik tedavi, çenelerin birbirine doğru şekilde oturmasını sağlar. Böylece çene eklemlerindeki ve kaslardaki zorlanma azalır, daha rahat bir çiğneme ve konuşma elde edilir.
Doğru hizalanmış dişler, dişlerin aşınma riskini azaltır ve yıllar boyu ağız sağlığını korumaya yardımcı olur.
Eğer dişlerinizde çapraşıklık, bozukluk, kaymalar, alt üst dişlerinizin ortasının çakışmaması, derin kapanış, açık kapanış, üst çene darlığı, gömük dişler, yüzde asimetriler, büyük veya küçük alt ve üst çene gibi problemler görüyorsanız ortodontik tedavi için adaysınız. Ayrıca dudak damak yarıklı, obstruktif uyku apnesi olan, çene eklemi problemi olan hastalar da ortodonti uzmanı tarafından muayene edilmelidir.
Çocuğunuzu ilk defa 7 yaşında ortodonti uzmanına muayene ettirmeniz tavsiye olunur. Birçok problem erken yaşta kolayca çözülebilmektedir. Çene darlığı, çapraz kapanış, çene kayması gibi ortodontik problemler olabildiğince erken yaşlarda çözülmelidir. Bazı anomaliler (örneğin alt çene geriliği) büyüme gelişimin en hızlı olduğu dönemde, yani 11-13 yaş arası, bazı anomaliler ise (örneğin üst çene geriliği) 8-9 yaşlarında tedavi edilmesi gerekir.
Sadece dişlerin yerlerini değiştirerek problemlerin çözümünde yaş sınırı yoktur. Ancak bazı ortodontik bozukluklar çenenin gelişimine bağlı olabilmektedir. Bu tür bozukluklarda erken yaşta tedavi problemin daha basit şekilde çözülmesini sağlamaktadır. Her yaşta tel taktırabilirsiniz. Yetişkinler için şeffaf plaklar, görünmeyen diş telleri, porselen diş telleri gibi seçenekler de vardır. Yetişkinler için en önemli konu dişlerin ve diş etlerinin sağlıklı olmasıdır. Diş ve diş eti sağlığı normal olan her yaşta insan ortodontik tedavi yaptırabilir.
Ortodontik problemlerin çok çeşitli nedenleri olabilir, hatta problemlerin çoğu birçok etkenin sonucu oluşmaktadır. Bu etkenler arasında erken süt dişi kaybı, parmak emme, ağız solunumu yapma, tırnak vs. yeme, daimi dişlerin kaybı sonucu komşu dişlerin boşluğa doğru yürümesi, ırsi (genetik), diş eti hastalıkları, çene eklemi problemleri sayılabilir.
Tel tedavisi fiyatları ilk duyduğunuzda pahalı olduğunu düşünebilirsiniz. Fakat diğer diş tedavilerinden farklı olarak ortodontik tedavi yaklaşık olarak 12-24 ay sürmektedir. Genellikle ödemeler taksitler şeklinde olduğundan hastalarımız kendilerine uygun ödeme planı ile tedavi süresi boyunca ödemeyi tamamlamaktadırlar (Buraya güzel bir düzenleme gerekir?)
Diş tellerinin takılması acılı bir süreç değildir. İşlem yaklaşık olarak 30-60 dk sürmektedir. Braketler dişlerin üzerine yapıştırılmaktadır.
Diş telleri takıldıktan sonra yaklaşık olarak 1 hafta kadar sürebilen alışma süreci vardır. İlk birkaç gün, özellikle yemek yerken hafif ağrı ve rahatsızlık olabilir. Ağzınızdaki yumuşak dokular braket ve telleri alışmadığı için ilk zamanlar hafif tahriş olabilirler. Bu sıkıntılar genellikle hastaların tolere edebileceği türdendir. İsterseniz hafif ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.
Her şeyden önce ortodontik tedaviye başlamadan önce ağzınızda olan tüm çürük dişlerin tedavisi ve gerekiyorsa diş temizliği yapılmalıdır. Braketler ve diş telleri dişlerinizi asla çürütmez. Ama braketler ve teller ağzınızda mikroplar için çok miktarda tutunma alanı oluştururlar. Siz ortodontik tedaviye başladıktan sonra ağız bakımı özenki ve düzenli şekilde yapmazsanız braketlerin altında, braketle diş eti arasında kalan diş bölgesinde çürükler oluşabilir ve diş eti hastalıkları oluşabilir. Tedaviniz başladıktan hemen sonra özel ortodontik diş fırçası ve arayüz fırçası edinmelisiniz. Dişlerinizi her yemekten ve atıştırmadan sonra doğru bir teknikle fırçalamalısınız.
Tedaviniz başladıktan sonra doktorunuzun tavsiye ettiği ortodontik diş fırçası ve arayüz fırçasını kullanmalısınız. Dişler sabah, akşam ve her yemekten sonra fırçalanmalıdır. Fırçalarınızı ve küçük bir macunu sürekli yanınızda taşımanızda ve tedavi randevunuzda yanınızda getirmenizde fayda var. Öncelikte alt ve üst çenenin ayrı ayrı fırçalanması gerekir. Önce dişler, ortodontik diş fırçası ile yuvarlak hareketlerle fırçalanır, sonra fırçalama işlemine braketin altı ve üstü olmak üzere (braketle diş eti arasında diş bölgesinin çok iyi fırçalanması gerekir) devam edilir. Fırçalama işlemi dişlerin dile bakan iç yüzeyinde de yapılır. Ortodontik diş fırçası ile fırçalama işlemi bittikten sonra arayüz fırçasına geçilir. Arayüz fırçası ile her bir braketin sağını ve solunu, dişlerin ara yüzeylerini güzel bir şekilde fırçalamamız gerekir.
Ortodontik tedaviniz bittikten sonra, pekiştirme tedavisine geçilir. Dişlerinizin hareketini önlemek için ön dişlerinizin dile bakan arka yüzeyine ‘lingual retainer’ diye adlandırdığımız ince bir tel takılır. Gerekli olduğu durumlarda takıp çıkartılı hareketli apareyler de verilebilir. Ne tür pekiştirme apareyi kullanacağınıza ortodonti uzmanı karar verecektir. Dişler ömür boyu hareket etmektedirler. Bu yüzden ömür boyu dişlerin hareket etmelerini durdurmak imkansızdır. Ama siz pekiştirme apareylerini kullandığınız sürece dişlerinizin bozulma ihtimali daha düşüktür.
Ortodontik tedavide randevular genellikle 4-6 haftada bir ayarlanmaktadır. Bu süreyi etkileyen çok faktör vardır ve değişkenlik gösterebilir. Randevulara daha sık gelerek ortodontik tedaviniz kısaltamazsınız. Çünkü diş hareketi fizyolojik bir olaydır, zamanından önce dişlere kuvvet uygulamak dişlerinize ve çevre dokulara zarar verebilir.
Genel olarak çocuklarda ortodontik tedaviler yetişkinlere göre daha kısa sürede bitmekedir. Çocukların diş tellerine alışma süreci de yetişkinlere göre daha kolay olmaktadır. Tabi ki bunlar genel kurallardır ve istisnalar olabilir.
Ortodontik tedaviye başladıktan sonra genel olarak sert gıdalardan uzak durmanız gerekir. Elma, armut, havuç, erik, sert şekerler, çikolatalar ve benzeri sert gıdalardan uzak durmanız gerekir. Kuruyemişler braketleri kolayca koparabilmektedir. Asitli ve şekerli içecekleri tedavi boyunca olabildiğince az tükenmeniz gerekir.
Diş telleri konuşmanızı etkilemez. Konuşmanızı etkileyebilecek tek tedavi çeşidi dişlerin iç yüzeylerine yapıştırılan, görünmez diş teli olarak da adlandırılan lingual braketlerdir. Lingual braketlere alışma süreci yaklaşık 7-10 gündür. Bu süre sonunda genellikle her şey normale dönmüş olur.
Dişlerinize yapıştırılmış olan braketler veya diş tellerinin kopması durumunda mutlaka dokturunuza bilgi vermeli ve mümkün olan en yakın tarihe randevu almalısınız.
Şeffaf (porselen) braketler her zaman tedavinizi uzatmazlar. Ama kırılgan oldukları için bazı durumlarda tedaviyi uzatabilirler.
Tedaviniz süresince ağız ve diş bakımını iyi yaparsanız braketleriniz söküldükten sonra dişlerinizde lekeler kalmaz. Her yemekten, atıştırmadan sonra dişlerinizi mutlaka fırçalayın. Her gün arayüz fırçasını kullanın.
Öncellikle her iki tedavi yöntemine uygun olup olmadığınıza doktorunuzla beraber karar vermelisiniz. Genellikle tedavi süreleri bir birine yakındır. Estetik açıdan şeffaf plaklar porselen braketlere göre daha estetiktir, tedavi süreniz boyunca ağzınızda hiç braket olmaz. Genellikle zor vakalar şeffaf plaklar ile tedaviye uygun olmamaktadır.
20 yaş dişlerin her zaman ortodontik tedavi amacıyla çekilmemektedir. Eğer önündeki dişi çürütüyorsa, diş eti iltihabı oluşturuyorsa, ağrı yapıyorsa bu dişlerin zaten alınmaları gerekir. Tedaviden önde 20 yaş dişlerin çekimine ortodonti uzmanınız karar verecektir.
Gömük köpek dişleri röntgenlerle kontrol edildikten sonra diş teli tedavisi ile sürdürülebilir. Tedaviye karar vermeden önce doktorunuz sizden 3 boyutlu tomografi de isteyebilir.
Bir çocuk anneden ya da babadan büyük diş genetiğini alır, diğerinden ise küçük çene genetiğini alırsa çapraşıklık ortaya çıkar. Ancak anne ya da babada böyle bir sorunun olması çocuğun da dişlerinin çapraşık olacağı anlamına gelmez.
Ortodontik tedavi sonrası verilen bu apareyler dişlerin son halini almasını sağlarlar. Kullanılmadığında ise dişlerin bozulmasına neden olurlar ve tekrar dişlerin sabit braketlerle braketlenmesi (yeniden tel takılması) gerekebilir.
“Retainer” adı verilen dişlerin arkasına yerleştirilen sabit teller vardır, ancak her hastaya uygulanmayabilir. Hekim vakaya göre hangi yöntemi seçeceğine karar verir.